Dava ve Dönüşüm'ü okuyup ara verdiğim Kafka'ya uzun bir zaman sonra Şato ile dönüş yaptım. Max Brod sayesinde okuma şansına erişebildiğimiz bu kitabı okuyup bitirdiğimde sanki Dava'daki konunun farklı bir açıdan ele alınmış şekliyle karşılaşmıştım. Dava'da belirsizlik karşısında baştan beri süregelen karamsarlık Şato'da yerini umuda, bilmek istemeye bırakmış. Ve iki kitapta da kahramanımız K.
Bir köye kadastrocu olarak atanan K. köye ilk geldiğinde amacı şatoya ulaşmaktır. Şato çok yakınındadır ancak bir türlü ona ulaşamaz. Zamanla köy halkının sıradan insanların şatoya ulaşamayacağı konusundaki kesin inancı gibi o da şatoya ulaşmaya dair inancını kaybeder. Bundan sonra çabaları köyde kabul görmek içindir.
Şato metaforuyla bize ne anlatıyor kesin bir şey söylenemez. Şatoya farklı anlamlar yükleyenler mevcut. Brokrasi, tanrı veya devlet. Kafka burada yorumu okuyucuya bırakıyor.
İçindeki tekdüzeliğe rağmen her sayfayı iştahla okurken bir anda kitap bitiveriyor. Ama eğer Dava'yı okumuşsanız kitabın sonuna dair bir tahminde bulunmak hiç de zor olmaz.
Arka Kapak
Şato'nun bu çevirisi Cem Yayınevi'nde şimdiye kadar çıkan basımlarından farklı bir özellik taşıyor. Daha nceki Max Brod'un baskıya hazırladığı Şato çevirisi, bu kez Malcolm Pasley tarafından baskıya hazırlanan "Edisyon Kritik" dizisinde yayınlanan metin temel alınarak yeniden gözden geçirilmiştir.
Bir köye kadastrocu olarak atanan K. köye ilk geldiğinde amacı şatoya ulaşmaktır. Şato çok yakınındadır ancak bir türlü ona ulaşamaz. Zamanla köy halkının sıradan insanların şatoya ulaşamayacağı konusundaki kesin inancı gibi o da şatoya ulaşmaya dair inancını kaybeder. Bundan sonra çabaları köyde kabul görmek içindir.
Şato metaforuyla bize ne anlatıyor kesin bir şey söylenemez. Şatoya farklı anlamlar yükleyenler mevcut. Brokrasi, tanrı veya devlet. Kafka burada yorumu okuyucuya bırakıyor.
İçindeki tekdüzeliğe rağmen her sayfayı iştahla okurken bir anda kitap bitiveriyor. Ama eğer Dava'yı okumuşsanız kitabın sonuna dair bir tahminde bulunmak hiç de zor olmaz.
Arka Kapak
Şato'nun bu çevirisi Cem Yayınevi'nde şimdiye kadar çıkan basımlarından farklı bir özellik taşıyor. Daha nceki Max Brod'un baskıya hazırladığı Şato çevirisi, bu kez Malcolm Pasley tarafından baskıya hazırlanan "Edisyon Kritik" dizisinde yayınlanan metin temel alınarak yeniden gözden geçirilmiştir.
Kafka benim favori yazarlarımdandır, en sevdiğim eseleri de Mileneya mektuplar, Dönüşüm, Dava ve Babaya Mektup'tur. Bu kitabını da yakın zamanda okudum, yorumlarınıza katılıyorum:)
YanıtlaSilBol kitaplı günler, mutlu yıllar:)
Babaya Mektup'u ben de okumuştum. Aklımdan çıkmış nedense, siz söyleyince hatırladım. :) Milena'ya Mektuplar'ı da okumak istiyorum kısa zamanda. Size de mutlu yıllar dilerim. :)
SilAşağıdaki yazıya göz atarsanız sevinirim. Tam da Şato ve Amerika hakkında yazmadan sizin yazınızı okuduğuma cok sevindim. Blogunuzu takip ediyor olacağım.
YanıtlaSilElinize sağlık
http://zaziedancelametro.blogspot.com.tr/2013/08/okuyunuz-okutunuz-franz-kafka-milenaya.html
Teşekkürler. Güzel bir blogunuz var takibe almak istedim ancak çoğu blogda bulunan bir sorundan dolayı takip edilemiyorsunuz.
Sil