28 Aralık 2013 Cumartesi

Nazım Hikmet'le 3.5 Yıl - Orhan Kemal

Nazım Hikmet'in Bursa Cezaevindeki 3,5 yılını Orhan Kemal'den dinliyoruz. Nazım'la burada tanışırlar ve aynı koğuşta geçen 3,5 yılın ardından Orhan Kemal hapisten çıktıktan sonra da devam eden dostlukları başlar. 

Orhan Kemal'in cümlelerindeki yalınlık ve gerçeklik her kitabında beni kendine hayran bırakıyor. Bu kitabında da sanki Nazım Hikmet'in merdivenlerde koşturup durmasını, tavşanı gördüğündeki heyecanını, resim yaparken ıslık çalışını bir köşede durmuş izliyordum.

Kitapta hapishanede kaldığı dönemdeki gözlemleriyle adembabaları anlattığı 72. Koğuş adlı eserine dair bazı detayların bulunması da çok hoştu. 

Kitabın sonunda Nazım Hikmet'in Orhan Kemal'e yazdığı mektuplar var. Bu mektuplarda Orhan Kemal'den kardeşim, eşinden kızım çocuklarından da torunum diye bahsediyor oluşu aralarındaki ilişkiyi tarife yeter sanırım.

Kitapta dikkate değer bir nokta şu ki Orhan Kemal Nazım'la tanışmadan evvel şiire meraklıymış daha sonra Nazım Hikmet'in teşviki ile düz yazıya yönelmiş. Yani Orhan Kemal'in edebiyatımıza kazandırdığı o muhteşem eserlerde Nazım Hikmet'in de bir payı var. Nazım Hikmet'i okumak çok güzel lakin Nazım Hikmet'i var olmasında ön ayak olduğu, usta bir yazarın kaleminden okumak bir başka güzel. 

Arka Kapak 
Türk edebiyatında her zaman eksikliği hissedilen türlerden biridir anı kitapları. Bu kitap ise bu büyük eksiği gideren çalışmaların başında geliyor. Türk romancılığının en önemli isimlerinden biri olan Orhan Kemal, Türk şiirinin en önemli isimlerinden biri olan Nâzım Hikmet’i anlatıyor. İki dev yazarın hapishane günlerini dile getiren bu çalışma, dünya edebiyatı için bile az rastlanır bir örnek oluşturuyor. İnsanı her şeyin önüne koymuş bir usta, yine en çok insana inanmış bir başka ustayı anlatıyor. Nâzım Hikmet’le 3,5 Yıl Orhan Kemal’in kaleminden.

Orhan Kemal’in kitapları bir okurun hayatta rastlayabileceği o çok nadir hazineler arasında yer alır. Çok aza yazar okurunun dünyasında onun kadar iz bırakır, okurunu onun kadar biçimlendirir. Orhan Kemal umudu ve aydınlığı yeniden kazanmamız için yol gösterir bize. Edebiyatımızın en değerli ustalarından biri olan Orhan Kemal’in kitaplarını yayımlamaktan onur duyuyoruz.

24 Aralık 2013 Salı

Şato - Franz Kafka

Dava ve Dönüşüm'ü okuyup ara verdiğim Kafka'ya uzun bir zaman sonra Şato ile dönüş yaptım. Max Brod sayesinde okuma şansına erişebildiğimiz bu kitabı okuyup bitirdiğimde sanki Dava'daki konunun farklı bir açıdan ele alınmış şekliyle karşılaşmıştım. Dava'da belirsizlik karşısında baştan beri süregelen karamsarlık Şato'da yerini umuda, bilmek istemeye bırakmış. Ve iki kitapta da kahramanımız K. 

Bir köye kadastrocu olarak atanan K. köye ilk geldiğinde amacı şatoya ulaşmaktır. Şato çok yakınındadır ancak bir türlü ona ulaşamaz. Zamanla köy halkının sıradan insanların şatoya ulaşamayacağı konusundaki kesin inancı gibi o da şatoya ulaşmaya dair inancını kaybeder. Bundan sonra çabaları köyde kabul görmek içindir. 

Şato metaforuyla bize ne anlatıyor kesin bir şey söylenemez. Şatoya farklı anlamlar yükleyenler mevcut. Brokrasi, tanrı veya devlet. Kafka burada yorumu okuyucuya bırakıyor. 

İçindeki tekdüzeliğe rağmen her sayfayı iştahla okurken bir anda kitap bitiveriyor. Ama eğer Dava'yı okumuşsanız kitabın sonuna dair bir tahminde bulunmak hiç de zor olmaz. 

Arka Kapak
Şato'nun bu çevirisi Cem Yayınevi'nde şimdiye kadar çıkan basımlarından farklı bir özellik taşıyor. Daha nceki Max Brod'un baskıya hazırladığı Şato çevirisi, bu kez Malcolm Pasley tarafından baskıya hazırlanan "Edisyon Kritik" dizisinde yayınlanan metin temel alınarak yeniden gözden geçirilmiştir.

4 Aralık 2013 Çarşamba

Okuma Şenliği / Kış 2013 - 1. Ay


Okuma şenliğine büyük hevesle katıldım fakat bu ay benim için hayli yoğundu. O yüzden kitap okuyamayacağımı biliyordum. Bu ay iki kitap okudum ikisi de etkinlik kapsamına girebilecek kitaplar olmasına rağmen ilk okuduğum kitap olan Zıkkımın Kökü'nü 2 Kasımda bitirdiğim için etkinliğe dahil etmedim. Yani etkinliğin birinci ayını tek kitapla geride bıraktım. Ve işte benim bu ayki utanç raporum. :)

8. Kategori (20 puan): Sinemaya uyarlanmış bir kitabı okuyup filmini izleyenlere.
- Şato - Franz Kafka - Cem Yayınevi (412 sayfa)